#Kıtlık Riski: Bu Yıl Kıtlıkla Karşı Karşıya Kalabilecek Olan 5 Ülke #SosyalMedya #Tv #BB

Corona virüsü salgını dünyadaki pek çok şeyin de seyrini değiştirdi. Sosyal izolasyon ve güvenlik sebebiyle pek çok ekin tarlada kaldı. Yetiştiriciler ise zor durumda olduklarını söyledi. Tarım ve hayvancılıkta yaşanan bu aksaklıklar ise bazı ülkelerin ıda tedariğini tehdit ediyor. Dünya Gıda Programı (WFP) ise dünyanın karşı karşıya olduğu bir diğer önemli mesele olarak ‘açlık pandemisi’ne dikkat çekiyor. WFP’ye göre bu yıl gıda ihtiyacında olacak insan sayısı ikiye katlanabilir. Peki corona virüsü kıtlığı getiriyor mu? Hangi ülkeler kıtlıkla karşı karşıya kalabilir? Detaylara birlikte bakalım.

Dünya corona virüsü ile mücadele ederken, bu olağanüstü durum karşısında da kaynaklarını doğru şekilde kullanmanın yollarını arıyor

Salgın, üretimden tüketime kadar her şeyi etkiledi. Dünya Gıda Programı (WFP) ise açlık ve kıtlık problemiyle ilgili bir araştırma yaptı

Özellikle 3. dünya ülkelerinde açlık en büyük problemlerin başında geliyor. Pek çok kişi temiz su ve yiyecek bulamıyor. Geçen yılın sonunda neredeyse 135 milyon kişinin açlıkla mücadele ettiği saptanmıştı

Dünya Gıda Programı, karantina uygulamaları nedeniyle bu yıl bu rakamın 265 milyona çıkabileceği uyarısında bulundu

WFP Başkanı David Beasley ise konuyla ilgili şu açıklamalarda bulundu; “Corona virüsü ortaya çıkmadan önce de, birkaç farklı sebepten dolayı 2020’nin İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra en büyük insanlık krizi yaşanacak yıl olduğunu söylüyordum”

Dünya Gıda Programı’na göre açlık kriziyle karşı karşıya olan ülkeler hangileri?

Virüs salgını hem sosyal hem ekonomik açıdan ülkeleri etkiledi. Dünyanın kaynakları zaten tükenmek üzereydi. Salgının ortaya çıkışı ise hem dünyanın nefes almasına olanak tanıdı, hem de tüketim toplumunun kaynakları daha hızlı tüketmesine sebep oldu. Bu süreç devam ederse ise bazı ülkeler kıtlık problemiyle karşı karşıya kalabilir. Bunun olmaması için Dünya Gıda Programı’ın geçen yıl 8.3 milyar dolar olan bütçesini 10-12 milyar dolara kadar çıkarması gerekiyor.

1. Kongo Demokratik Cumhuriyeti

WFP’ye göre 25 yıldır silahlı çatışmalarla boğuşan Kongo, dünyada açlık krizinin en ağır yaşandığı ikinci ülke konumunda. Kongo’da nüfusun yarısından fazlası gıdaya erişmede sıkıntı yaşıyor. Bu da dünya genelinde savaşların devam ettiği bölgelerdeki yardıma muhtaç 30 milyon kişi arasında oldukları anlamına geliyor. Kongo’da da birçok corona virüsü vakası görüldü. Öte yandan ülkede hala şiddet olaylarının yaşanması corona virüsü ile mücadelede en önemli konu olan izolasyonu da zorlaştırıyor.

2. Yemen

Yemen, Arap dünyasının en yoksul ülkelerinden biriydi. Bölgedeki savaş durumu daha da kötüleştirdi. BBC’ye demeç veren WFP’nin başekonomisti ve Araştırma, Geliştirme, İzleme Birimi Başkanı Arif Husain, “Yemen’de 2016 yılında belki üç ya da dört milyon kişiye destek oluyorduk. Bugün bu sayı 12 milyona çıktı” yorumunda bulundu.

Yemen’de ilk corona virüsü vakası Nisan ayının başında görüldü. Ancak ülkenin sağlık sisteminin salgın konusunda yetersiz kalacağı tahmin ediliyor.

3. Afganistan

Savaşın vurduğu bir diğer ülke olan Afganistan, ABD’nin 2001’deki işgalinden bu yana zor durumda. Bu olayın ardından 18 yıl geçmesine rağmen, Afganistan’da nüfusun yarısından fazlası açlık sınırının altında yaşıyor. Ülkede şu ana dek görülen corona virüsü sayısı bini aştı. Rakamlar düşük görülse de ülkede testlere erişim kolay değil ve sağlık sistemi yıllar süren çatışmalar nedeniyle zayıf durumda. Bu nedenle Afganistan’da kıtlık yaşanılabileceği düşünülüyor.

4. Venezuela

Venezuela’daki açlık savaş veya çevresel faktörlerden değil ülkedeki ekonomik durumdan kaynaklanıyor. Venezuela dünyanın en büyük petrol rezervlerine sahip. Ancak buna rağmen ülke ekonomisi zor durumda. Öyleki Ocak 2019 da ülke nüfusunun 3’te biri yardıma muhtaç hale geldi. Sağlık çalışanlarının ülkeden göç etmesi ise durumu daha da çıkmaza sokuyor.

5. Güney Sudan

Güney Sudan ekonomik açıdan zorluk yaşayan bir başka ülke. Kuzeyden bağımsızlığını 2011’de kazanan Güney Sudan, dünyanın en genç ülkesi. Ancak Güney Sudan’ın bu ayrılığı da ülkedeki şiddet çatışmalarını durdurmaya yetmedi.

WFP, Güney Sudan’daki yetersiz beslenme ve açlığın 2011’den bu yana en kötü seviyesine ulaştığı uyarısında bulundu. Ülke nüfusunun yaklaşık yüzde 60’ı her gün gıda bulmakta zorluk yaşıyor. Öte yandan çekirge istilası Güney Sudan’daki ekinlerin birçoğunu yok etti.

Kaynak: 1