#Pandemi Tarihi: Dünyanın En Ölümcül 10 Salgını #SosyalMedya #Tv #BB

2019 yılının son çeyreğinde başlayan ve 2020 yılının en karanlık günlerini yaşatan coronavirus salgını, daha önceki dönemlerde yaşanan en ölümcül bulaşıcı salgın hastalıkları bir kez daha gün yüzüne çıkarttı. Bazı hastalıklar pandemi olarak görülürken bazıları yalnızca bulunduğu bölgeye zarar vermişti. Dünyada milyonlarca insanın hayatını kaybetmesine sebep olan en ölümcül bulaşıcı salgın hastalıkları sizler için yeniden araştırdık..

Dünyanın En Ölümcül Salgın Hastalıkları

Salgın! Özellikle son zamanların en büyük ve acımasız kelimesi olarak karşımıza çıkıyor. Tüm dünyanın en büyük sorunu haline gelen bu kelime, 2019 yılının son çeyreğinde Çin’in Vuhan kendinte bir kez daha kendini göstermişti. Bu kez kendini COVID-19 olarak tanıtan virüs, kısa süre içerisinde tüm dünyaya yayılarak insan hayatını tehlike altına alacaktı. Tarihler 2020 yılının ilk çeyreğini gösterdiğinde koronavirüs Çin’den hızla dünyaya yayılarak yüzlerce can almaya devam etmişti.

Corona virüsü henüz daha 2020 yılının ilk yarısına ulaştığında başta Çin olmak üzere İtalya, İran, İspanya, Amerika ve Türkiye’ninde arasında bulunduğu 189 farklı ülkede hızla yayılım gösterdi. Dünya üzerinde yüz binlerce koronavirüs vakasına sahip bireyler bulunurken, her yeni gün binlerce ölüm haberi gelmeye devam ediyor.

Tedavisi kesin olarak bulunamayan covid-19 salgınının tarihte yaşanmış en bulaşıcı salgınlardan bir tanesi olaması şimdiden korkutmaya yetiyor. Adeta insanlık tarihinin seyrini değiştiren dünyanın en ölümcül  bulaşıcı salgınını araştırdık. Listemizde yer alan salgın hastalıklar, dünyanın çeşitli noktalarında görülen ve insanlığı yok etmenin eşiğine sürükleyen en acımasız pandemik hastalıklar. Koronavirüs (Covid-19) salgınından dahi daha korkutucu olan dünyanın en ölümcül 10 salgın hastalığı listemizde yer alıyor..

Salgın Hastalıklar:

• COVID-19 Salgını
• HIV-AIDS Salgını
• Kara Ölüm
• Çiçek Hastalığı
• Antonin ve Justinian Veba
• Grip Salgını
• Kolera Salgını
• Ebola Salgını
• Domuz Gribi Salgını
• SARS-CoV Salgını

Salgın hastalıklar tarih boyunca insanlığı tahrip etti, bazen tarihin seyrini değiştirdi bazense uygarlıklarının sonunu getirdi. İşte tarih öncesi dönemlerden günümüze kadar uzanan en ölümcül 10 bulaşıcı salgın hastalık ve pandemileri listemizde yer alıyor…

1. Corona Virüsü (COVID-19)

Koronavirüs bir diğer adıyla corona virüsü, ilk olarak 2019 yılının son çeyreğinde Çin’in Wuhan kentinde ortaya çıkmıştı. Yüksek ateş, öksürük ve ardından gelen pnömoni semptomlarıyla kendini gösteren bu salgın, aradan geçen kısa bir sürenin sonrasında Türkiye’de dahil olmak üzere dünyanın 189 farklı ülkesinde görülmektedir. 

Dünyanın en ölümcül salgın hastalıkları arasında dünyanın henüz yeni tanıştığı koronavirüs, özellikle yaşlıları hedef almasıyla bir hayli endişe vermektedir. Tüm bunların yanı sıra tarihte yaşanmış en ölümcül salgınlara nazaran yeni koronavirüs selefleri kadar tehlikeli ve ölümcül olmadığını göstermektedir. Kısacası COVID-19 hastalığının ölüm oranıu şuan için %3.4 olarak açıklanmaktadır ancak salgının adeta bir yangın gibi büyümesi tüm dünyayı büyük bir çaresizliğe sürüklüyor.

2. HIV-AIDS Salgını

HIV olarak bilinen insan immün yetmezlik virüsü, enfekte olan bireylerdebağışıklık sistemine zarar verecek birçok hastalığa sebep olmaktadır. Virüsün insanlarda yol açtığı en büyük hastalık AIDS olarak bilinmektedir. Bağışıklık sistemi düşük olan bireylerin daha kolay yakalandığı bu virüs, dünyada kendini tanıttığından bu yana toplamda 35 milyondan fazla kişinin ölümüne sebep olmuştur. Araştırmalar HIV virüsünün ilk olarak 1920’li yıllarda Batı Afrika’daki insanlarda görüldüğünü ve enfektenin sebebibib şempazeler olduğunu söylemektedir. Günümüzde HIV virüsü taşıyan toplamda 40 milyonu aşkın insan bulunmaktadır. Bu sayının yaklaşık d’ü Sahra altı Afrika bölgesinde yaşayan insanlarda görülmektedir. 

HIV, beğışıklık sistemi için son derece önemli olan bir takım beyaz kan hücresini yok etmektedir. İnsan yapısını zamanla yavaşlatan ve birçok farklı semptomla ortaya çıkan bu virüs, korunmasız cinsel ilişki, kontrolsüz enjektör kullanımı, enfekte kan nakilleri, intravenöz ilaç kullanımı, hamilelik sırasında anneden bebeğe ve doğumda ya da doğumdan sonra emirmeye bağlı bebeğe geçebilmektedir. 20.yüzyılın sondalarında bir salgın olarak anılan AIDS, günümüzde hala hastalığın bilinen kesin bir tedavisi olmamasına rağmen birçok farklı denemelerde kontrol altına alınmaya çalışılıyor. Öte yandan 1990 yılında geliştirilen bir takım HIV ve AIDS ilaçlarının, enfekte bireylerde düzenli tedavi ve sağlıklı yaşam çerçevesinde düzgün bir hayat yaşamasına izin verdiği görülmektedir. Tüm bunların yanında daha da sevindirici olan 2020 yılının başlarında 2 HIV virüsü taşıyan bireyin tedaviye olumlu yanıt vermiş olmalarıydı.

3. Kara Ölüm 

Kara Ölüm, bubonik veba olarak da bilinen bir çeşit bulaşıcı salgın hastalıktır. Enfekte bireylerin cildinde siyah lekeler oluşturan bu veba türü, insanlarda gösterdiği semptomlardan olayı „Kara Ölüm“ olarak adlandırılmıştır. Bu korkunç ölümcül virüs, 1346 yılında ortaya çıktığında sonuçlarını kimse tahmin dahi edememişti.  Veba salgını, 1346 ile 1353 yılları arasında Avrupa, Asya ve Afrika’yı etkisin altına alarak 75 ile 200 milyon arasında insanın ölümüne sebep olmuştur. Yapılan araştırmalar veba salgınının Asya kökenli olduğunu ve büyük olasılıkla ticari gemilerde sıklıkla yaşayan sıçanlarda ki pireler yoluyla diğer kıtalara yayıldığı söylenmektedir. 

Dünyanın dört bir yanında on milyonlarca insanın ölümüne sebep olan veba, Avrupa nüfusunun yaklaşık üçte birini 14.yüzyılda Kara Ölüm olarak adlandırılan bubonik veba salgını sonucunda yok etmiştir. Yapılan araştırmalar salgının ilk olarak güneybatı Asya’da başladığını ve 1340’ların sonunda Avrupa’ya sıçradığını göstermektedir.

4. Çiçek Hastalığı

Çiçek hastalığı, genel kapsamda her yaştan bireyde görülebilen bir çeşit bulaşıcı hastalıktır. Enfekte olan bireylerde irinli kabarcıklar dökerek deride izler bırakan bu hastalık, son derece ateşli, ağrılı ve ölümcül olmasıyla bilinmektedir. Variola major ve Variola minor olmak üzere iki farklı tipe sahip olan çiçek hastalığı, çocuklarda daha sık görüldüğü bilinmektedir. Minor tipinin major tipine göre daha ölümcül olduğu bilinen bu hastalıkta, enfekte olan bireylerin 0’u hayatını kaybetmektedir. 

Çiçek hastalığı genellikle insandan insana temas ve yava yoluyla bulaşmaktadır. Öte yandan nesneler yoluylada bulaşabilen bu virüs, tarih boyunca dünyanın çeşitli ülkelerinde ortaya çıkarak milyonlarca kişinin ölümüne sebep olmuştur. Bu ölümcül hastalık 1966 yılında yapılan aşı çalışmalarıyla sonlandırılma noktasına gelmiş olsa da 1976 yılında Etiyopya ve Somalide yeniden ortaya çıkmıştır.

5. Antonin ve Justinian Veba

Justinianus Veba, tarihin en ölümcül bulaşıcı salgın hastalıkları arasında yer almaktadır. Tahminlere göre Avrupa nüfusunun yarısını öldürdüğü düşünülen bu salgının, MS 541 – MS 542 yılları arasında 25 milyon insanı yok ettiği söylenmektedir. Özellikle Bizans İmparatorluğu ve Akdeniz’deki liman kentleri etkileyen justinian veba salgını, dünya tarihinin en ölümcül salgın hastalığı olarak hafızalara kaznınmıştır. Doğu Akdeniz nüfusunun dörtte birini öldüren ve Konstantinopolis yani günümüzde İstanbul olarak adlandırılan şehri adeta harap etmiştir. Salgının başladığı dönem günde 5.000’den fazla kişi hayatını kaybetmiştir.

Antonine Vebası, Galen Veba olarak da adlandırılan ve milyonlarca insanın ölümüne sebep olan bir başka salgın türüdür. MS 165 yılında ortaya çıkan Antonin veba salgını, Yunanistan, İtalya, Mısır ve Küçük Asya’da etkisini göstererek 5 milyon kişinin ölümüne sebep olmuştur. Sebebi hiçbir şekilde çözülemeyen bulaşıcı salgının Mezopotamya’dan Roma’ya dönen bir grup asker tarafından getirildiği düşünülmektedir. 

6. Grip Salgını

Dünyanın en ölümcül salgınları arasında yer alan grip, tarihin belirli dönemlerinde insanlığı yok etmenin eşiğine getirmiştir. Günümüzde halen birçok insanın ölümüne sebep olan grip salgını, tarih boyunca 60 milyondan fazla insanın ölmesine sebep olmuştur. Dünyayı etkisi altına alan ve insanlık tarihine kazınmış en acımasız grip salgınları arasında Asya Gribi, Hong Kong Gribi, İspanyol Gribi ve grip pandemisi yer almaktadır. 

13 Temmuz 1968 tarihinde Hong Kong’da görülen grip salgını, 1 milyondan fazla insanın ölümüne sebep olarak hızla dünyanın çeşitli noktalarında yayılım göstermiştir. Hong Kong’tan 17 gün içerisinde Singapur ve Vietnama geçen grip salgını, üç ayın sonunda Filipinler, Hindistan, Avustralya, Avrupa ve Amerika’ya yayılmıştır. Tarihin bir diğer ölümcül grip salgını ise 1956 yılında görülmüştür. Asya Gribi olarak adlandırılan bu salgın, H2N2 alt tipi olarak dünyanın birçok farklı noktasında 2 milyondan fazla insanın ölümüne sebep olmuştur. 

1918 ve 1920 yılları arasında dünya üzerinden yayılan grip salgınıi dünya nüfusunun üçte birinden fazlasını enfekte ederek 20 ile 50 milyon arasında insanın ölümüne sebep olmuştur. Yapılan araştırmalar 1918 pandemisinde enfekte olan 500 milyon ilk 25 haftada 25 milyonunun öldüğünü göstermektedir. Ölüm oranı  ile arasında değişiklik gösteren grip salgınının, genç yaşlı demeden birçok insanın hayatını kaybetmesine sebep olmuştur.

Chikungunya, ateş ve beraberinde şiddetli eklem ağrılarına sebep olan sivrisinek kaynaklı viral bir hastalıktır. İlk olarak 1952 yılında Tanzanya’nın güneyinde görülen bu salgın hastalık, bir çeşit RNA virüsüdür. Adını Tanzanya’nın Kimakonde dilinden alan Chikungunya, „bükülmek“ anlamına gelmektedir. Hastalık ilk etapta dişi sivrisineklerin ısırmasıyla insanlara bulaşmaktadır. Hastalık özellikle Asya ve Afrika’da görülse de Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) yapılan araştırmaların Avrupa ve Amerka’da da görüldüğünü belirtmiştir. Öte yandan yapılan araştırmalar 2005 yılından bu yana 2 milyondan fazla Chikungunya vakası olduğunu göstermektedir. 

7. Kolera

Kolera, dünyanın en ölümcül salgınları arasında adını yakın tarihte duyurmuştu. Yapılan araştırmalar bu salgının Vibrio cholerae bakterisi ile kontamine olmuş yiycecek ya da su gibi gıdaların yenilmesi ve içilmesi sonucunda ortaya çıkan akut bir ishal enfeksiyondur. Uluslararası alanda halk sağlığı açısından küresel bir tehdit haline gelen bu salgın, ortaya çıktığı günden bu yana milyonlarca kolera vakası ile binlerce can almıştır. 

İlk olarak 1817-1824 yılları arasında Asya ve Avrupa’da patlak veren bu salgın, 1899 ile 1923 yılları arasında ortalama 1.500 kişinin ölümüne sebep olmuştur. Dünyanın en korkunç kolera salgınları ise 1917’de Japonya’da, 1826’da Moskava’da ve 1831 yılında Berlin, Paris, Londra’da görülmüştür. Öte yandan Osmanlı İmparatorlupu’nun 1912-1913 Balkan Savaşı sırasında kolera hastalığına bağlı olarak birçok ölüm verdiği bilinmektedir. 

8. Ebola 

Batı Afrika Ebola salgını olarak da adlandırılan bu hastalık, ilk olarak Aralık 2013 tarihinde Gine’de başlayıp Liberya, Sierra Leone başta olmak üzere Batı Afrika ülkelerinin birçoğuna yayılmıştır. Salgının en büyük sonuçları 2015-2016 yılları arasında Batı Afrikayı harip etmesiyle görünmüştü. Ebola salgınına bağlı olarak toplamda 28.600 vaka ve 11.325 ölüm meydana gelmiştir. Ebola salgını aynı zamanda Nijerya, Mali, Senegal, ABD ve Avrupa’da azda olsa görülmüştür. 

Daha önce ki dönemlerde Ebola kanamalı ateşi olarak da bilinen Ebola virüsü, yarasalardan insanlara bulaşarak doğrudan vücut yüzeyinde temas yoluyla yayılmaktadır. Ortalama ölüm oranı P olarak açıklanan ebola virüsü, halen aşı bulma çalışmalarına devam edilmektedir. Ebola salgınının ilk olarak 1976 yılında Sudan ve Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nde meydana geldiği biliniyor.

9. H1N1 Domuz Gribi Salgını 

Dünyanın en ölümcül salgın hastalıkları arasında yer alan H1N1 Domuz Gribi, 2009 yılında yeniden ortaya çıkarak yüzbinlerce insanın ölümüne sebep olmuştur. Tarihte yaşanmış salgın hastalıklara göz önüne alındığında domuz gribinin ilk olarak 1957 ile 1958 yılları arasında ortaya çıktığı ve 2 milyondan fazla insanı öldürdüğü bilinmektedir. Öte yandan 1889-1890 ve 1968-1969 yılları arasında Rusya ve Hong Kong’da toplamda 1 milyon insan hayatını kaybetmiştir. Yakın tarihte yeniden kendini hatırlatan domuz gribi, 2009 yılında dünya genelinde 284.500 kişinin ölmesine sebep olmuştur. 

H1N1 influenza virüsünün neden olduğu domuz gribi, Mart 2009’da Meksika’nın merkezinde yaşayan bir vatandaşı enfekte etmesiyle yayılım göstermişti. Aradan geçen bir ayın sonunda Nisan ayında Kaliforniya’ya ulaşan domuz gribi, 10 yaşında bir çocuğa bulaşmıştı. Hemen ardından tüm dünyaya hızla yayılmaya başlayan bu salgın, insanlık tarihinin en korkunç ve en ölümcül salgınları arasında yer alıyor.

10. SARS-CoV Salgını (Şiddetli Akut Solunum Sendromu)

Şiddetli akut solunum sendromu (SARS), ilk olarak 2002 ile 2003 yılları arasında Asya ve Kanada’da ortaya çıkmıştır. Kısa süre içerisinde birçok ülkeye yayılan bu salgın, bir çeşit koronavirüs olarak adlandırılmaktadır. Başlamasından yalnızca birkaç hafta sonra 37 farklı ülkede salgın haline dönüşen SARS-CoV, tıpkı günümüzde meydana gelen yeni tip koronavirüs (COVID-19) gibi ateş, titreme ve pnimoniye (zatürre) gibi semptomlarla ortaya çıkmıştır. 

İlk olarak Kasım 2002’de Hong Kong’da ortaya çıkan SARS virisü, dünya üzerinde 8.422 vaka ve 922 ölümle sonuçlanmıştır. Belirtilen rakamlar yalnızca onaylanmış kişilerin sonuçlarını gösterirken araştırmacılar bu ölümcül SARS-CoV’un çok daha fazla vaka ve ölüm sonucu getirdiğini söylemektedir. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ise SARS’ın ölüm oranını ,9 olarak açıklamaktadır.

Önerilen İçerik: Corona Virüsü Ölü ve Vaka Sayısı

Neoldu.com