#Tarihi Değiştiren Kazı Çalışması: Göbeklitepe
Inhaltsverzeichnis
„Tarihi Değiştiren Kazı Çalışması: Göbeklitepe“

Türkiye’de yapılan bir kazı çalışmasının tarihe ışık tutup, insanlık tarihini yeniden düşünmemizi sağlayacağını düşünmüş müydünüz? İşte, ilk insanlığın bulunduğu yer olduğu ortaya çıkan Göbeklitepe hakkında bilmeniz gerekenler.
Haber güncelleme tarihi 04.09.2020 09:05
Göbeklitepe Nerede Bulundu?
Şanlıurfa’da bulunan Örencik köyü yakınlarında yer alan Göbeklitepe, Dünya’nın en eski dini yerleşim yerlerinden biridir.
Göbeklitepe Tarih Açısından Neden Önemli ?
En eski tapınak olarak 5000 yaşındaki Malta’da bulunan, 7000 yaşında İngiltere’de bulunan ve 7500 yaşında Mısır’da bulunan piramitler olarak düşünülüyordu fakat Urfa’da bulunan Göbeklitepe 7500 yılda da eskiye ait bir yapı olarak gün yüzüne çıktı ve tarihi değiştirdi.
Göbeklitepe’nin inşa edildiği dönemde insanoğlu bitki toplayan ve hayvanları avlayan küçük gruplar halinde sürekliliğini sağlıyordu.
Mağarada duvarlarındaki avcılığı temsil eden resimlerden ziyade burada hayvan figürleri tek ve kabartma olarak işlenmiş, sanatsal açıdan farklı bir anlayışı etkileyici biçimde yansıtmaktadır. Taşlar üzerinde işlenmiş akrep, tilki, boğa, yılan, yaban domuzu, aslan, turna ve yaban ördeği figürleri yer almaktadır. Bir kısım arkeoloğa göre bu hayvan figürleri tapınağı ziyaret eden farklı kabilelerin sembolü olarak nitelendiriliyor.
Arkeologlar, tapınağın içinde yer alan T biçimindeki sütunların stilize edilmiş insan figürleri olduklarını düşünmektedirler. Sütunlar üzerine bulunan aslan kabartmaları en dikkat çekici özelliklerinden biridir. Aslan figürleri neolitik dönemde aslanların Anadolu’da yaşamış olma ihtimalini güçlendirmektedir.
Göbeklitepe’de yapılan kazılarda kültür bitkisi olan ve yüzlerce genetik varyasyonu bulunan buğdayın atasının ilk olarak Göbeklitepe eteklerinde yetiştiği ortaya çıkarıldı. Diğer bir önemli bulgu ise şu ana kadar en büyüğü 160 litrelik kapasiteye sahip kireç taşına oyulmuş, altı bira varili bulundu.
Arkeologlar tapınak kalıntılarındaki zeminlerinin özellikle sıvıyı geçirmeyecek şekilde yapıldığına dikkat çekerken, tapınakta hangi dini törenlerin nasıl yapılmış olabileceği konusu daha netlik kazanmadı.
Tarih boyunca yerleşik hayata geçişin çiftçilik ve hayvancılığın ortaya çıkışıyla birlikte gerçekleştiği düşünülüyordu. Schmidt’e göre ise avcı ve toplayıcı toplulukların Göbeklitepe gibi dini merkezlerde sürekli olarak bir araya gelmelerinin sonucunda yerleşik hayata geçilmiştir. Kalabalık toplulukların ibadet merkezine yakın olma arzusu ve çevrede bu toplulukların ihtiyaçlarını karşılayabilecek düzeyde yeterli kaynak bulunmamasından dolayı insanlar tarıma yönelmişlerdir. Yani tarım yerleşik hayatı getirmemiş, dini mabetlerin etrafında kalma arzusu sonucunda yerleşik hayat tarımı getirmiştir.
İLGİLİ HABERLER
Daha çok bu tarz yazılar okumak isterseniz sosyal medya kategorimizi ziyaret edebilirsiniz.
Dizi || Film izlemeyi seviyorsanız Dizi.BuradaBiliyorum.Com sitemizi forumlarla ilgileniyorsanız Forum.BuradaBiliyorum.Com adresini ziyaret edebilirsiniz .