Code Geas Anime Konusu

Merhaba bugün sizlere Code Geas isimli fantastik animeyi tanıtıcam. Eğer Death Note tarzı bir anime arıyor iseniz bu tam size göre.Çünkü ana karakterler kişilik olarak cidden çok benziyor.Neyse uzatmadan anlatıma geçelim iyi okumalar. 🙂

Öncelikle ufak bazı bilgiler vermek istiyorum size.Bu anime’nin ilk sezon Japonya’da Ekim 2006-Temmuz 2007 arasında  ikinci sezon da Nisan 2008-Eylül 2008 arasında gösterilmiştir. Her iki sezon da anime dünyasında birçok ödül almış o yüzden baya sağlam bir animedir kendileri.

Konusu:

Anime o zamanın geleceği olan 2010 da geçmektedir. Dünya 3 büyük imparatorluk tarafından paylaşılmıştır.Bunlar Britanya İmparatorluğu, Çin İttifakı ve Avrupa Alemi. (Bunların dışında bir tek bağımsız Avustralya var) Aşşağıda haritada gördüğünüz gibi dünya bu vaziyette.

Dediğim gibi yıl 2010 aylardan Ağustos. Britanya İmparatorluğu yüksek teknoloji ürünü dev robotları ile Japonya’yı işgal eder ve buraya 11. bölge ismini verir. Japonlara da 11’liler denmeye başlanır. Ana karakterimiz Lelouch ilk bölümde gerçekleşen bir dizi olay sonunda kendini özel bir istik güç olan  (geass) sahibi olarak bulur. Bu güç sayesinde  bir bakışı ile karşısındakine istediğini yaptırabilme özelliğidir. Bu andan sonra zeki kahramanımız Lelouch ayaklanan Japonlara yardım edip Britanya İmparatorluğu’nu düşürmek için elinden geleni ardına koymamaya karar verir.

Hemen hemen her animede karşımıza çıkan bir  “kardeş” etkeni malesef bu animede de  karşımıza çıkıyor. Lelouch aslında savaş meraklısı bir psikopat değil. Sadece kör ve yürüyemeyen  kızkardeşi Nunnally’nin mutlu ve huzurlu yaşayabileceği yepyeni bir dünya yaratmaya çalışmakta ve bunun yolunun imparatorluğu yok etmekten geçtiğine inanıyor.(işte bu yüzden Death Note çok benziyor 😀 )

Ve ayrıca çoğu kişinin dikkatinden kaçmayan şey  evet bu animenin sponsoru büyük ihtimalle Pizza Hut izleyince anlarsınız ne demek istediğmi.

Benim kendi düşüncelerimi soracak olursanız bence izlemenizi şiddetle tavsiye ederim. Çünkü burda da sürekli bir zeka oyunu ve satranç oynanıyormuş çasına bir hava var. Bu yüzden her seferinde bi sonraki olayı tahmin etme gibi bi durumun içinde buluyorsunsunuz kendinizi. Benim bu animeye kişisel notum 10/8.5 İyi okumalar dilerim.