#Güney Kore MB, Ekonomi Tahminini Düşürmeye İhtiyaç Duymuyor

Güney Kore Merkez Bankası (BOK) Salı günü yaptığı açıklamada, hükümetin koronavirüs vakalarındaki yeni artışı engellemek için daha sert sosyal mesafe önlemleri uyguladıktan sonra bile mevcut ekonomik büyüme tahminlerini düşürmeye gerek görmediğini söyledi.

Bankanın araştırma departmanı genel müdürü yapılan online bir basın açıklamasında; Güney Kore ekonomisinin şu anda merkez bankasının büyüme tahminlerini karşılama yolunda ilerlediğini dile getirdi.

Direktör Kim Woong; “Bankanın önceki tahmininden bu yana, özellikle herhangi bir değişiklik gerektiren herhangi bir ekonomik gösterge yoktu” ifadeleriyle dikkat çekti.

Ağustos sonlarında Güney Kore MB, büyüme görünümünü keskin bir şekilde aşağı yönlü revize etmişti.

Önceki yüzde 0,2’lik tahminini, yüzde 1,3 daralmaya revize eden BOK, böylece yirmi yılı aşkın süredir en keskin daralmayı beklediğini göstermişti.

Zaten tahminini revize etmeden önce açıklama yapan Güney Kore MB Başkanı da ekonominin bu yıl beklenenden daha hızlı küçüleceğini ve büyüme tahmininin keskin bir şekilde aşağı çekileceğini açıkça belirtmişti.

Yüzde 1,3’lük daralmanın gerçekleşmesi durumunda 2020’nin 1998’de döviz krizinin ekonomiyi çökertmesinden bu yana ilk negatif yıllık büyümeyi temsil edeceği anlaşılmıştı. Ayrıca tahminde yer alan kötümser senaryoda reel GSYİH’nin bu yıl yüzde 2,2’ye kadar küçülebileceği bilgisine de yer verilmişti.

O zamandan beri hükümet, yiyecek-içecek hizmetlerini sınırlamak gibi eşi benzeri görülmemiş sosyal mesafe önlemleri dayattı.

Sağlık yetkilileri bu önlemleri 14 Eylül’den iki hafta süreyle geçici olarak hafifletmiş olsa da 28 Eylül’den itibaren Chuseok tatili (büyük bir Kore hasat festivali) sırasında daha katı kurallara tekrar dönecekleri açıklanmıştı.

İşte bu gelişmelere rağmen Güney Kore Merkez Bankası’nın büyüme tahminini değiştirmemesi dikkat çekti. Direktör Kim Woong; “Özel tüketimdeki toparlanma ileriye dönük olarak beklenenden daha yavaş olacak” dese de koronavirüsün daha uzun sürmesinin tüketim davranışını ve endüstriyel yapıyı değiştirebileceğini ekledi.