Allgemeines

#Milyar Dolarlık İlk Türk İnternet Şirketi Udemy’nin Kurucusu Eren Bali ve Hikayesi

Milyar Dolarlık İlk Türk İnternet Şirketi Udemy’nin Kurucusu Eren Bali ve Hikayesi

Birçok kişi, dünyadaki herhangi birinin herhangi bir konuda online eğitim alıp vermesine olanak tanıyan eğitim platformu Udemy’den haberdardır. Peki, bu dünyaca ünlü eğitim sitesinin arkasında bir Türk girişimci olduğunu biliyor muydunuz ? 36 yaşındaki Eren BALİ Udemy sayesinde, milyar dolarlık ilk Türk internet şirketinin kurucusu olarak tarihe geçmiş durumda. İşte sizlere Udemy’nin kurucu ortağı ve CEO’su Türk girişimci Eren BALİ’nin Türkiye’deki küçük bir köy okulundan başlayıp Silikon Vadisi’ne uzanan başarı hikayesi:

 

Eren Bali Kimdir ve Udemy Nasıl Ortaya Çıkmıştır?

Anne ve babası öğretmen olan Eren BALİ Malatya’da dünyaya geldi. İlkokulu küçük bir köy okulunda birleştirilmiş sınıfta okuduktan sonra Malatya Fen Lisesi’ni kazandı. Lisede girmiş olduğu Uluslararası Matematik Olimpiyatlarında derece yaptığı için MİT ve Harvard gibi dünyaca ünlü üniversitelerden teklif aldı. Ancak üniversite tercihini, ODTÜ’de okuyan ablasının da etkisiyle ODTÜ Bilgisayar Mühendisliğinden yana kullandı. Bilgisayar ve internetle ilk tanışması da ablası üniversiteye ilk gittiğinde eve almış olduğu bilgisayar sayesinde olmuştu. ODTÜ’deyken ortaokuldan arkadaşı Oktay ÇAĞLAR ile birlikte proje halindeki binaların 3 boyutlu maketini gösteren guncelbasin.com adlı internet sitesini kurdular. Bu fikir pek tutmasa da Udemy’e kadar uzanan girişimcilik macerasının ilk adımı atılmış oldu. Sonrasında ise yurtdışından genç girişimcilere eğitim vermek için  yurtdışından ODTÜ Teknokent’e gelen eğitmenlere  reddedemeyecekleri bir teklif sundular. İki girişimci bu eğitimleri online ortama taşımayı ve eğitimlere geliştirdikleri uygulama üzerinden devam etmeyi teklif etti. Kabul gören teklif sonrasında geliştirilen uygulama ile iki girişimci online eğitim sektöründeki hedeflerine bir adım daha yaklaştılar. Ertesi sene ikili, her şeyi geride bırakıp Silikon Vadisi’ne hayallerindeki online eğitim platformunu yaratmak için gitmeye karar verdiler. Elbette süreç pek kolay olmadı. Çalışma izni alınmasından, beş parasız geçen günlere ve uykusuz kalınan gecelere kadar birçok zorluk ikilinin yakasını rahat bırakmadı. Örneğin, Silikon Vadisi’nde hayallerindeki projeye rahatlıkla fon bulacaklarını düşünmüşlerdi ancak tam 6 ay boyunca 57 farklı yatırımcıdan red cevabı aldılar. Yatırımcılar sertifika alınamayan eğitimlerin tercih edilmeyeceğini düşünürken Eren Bali ise sertifika söz konusu olduğunda asıl hedefleri olan eğitim sürekliliğinin sağlanmasında sorun yaşayacaklarını düşünüyordu. Onlara göre bir defa sertifika alan öğrenci tekrar eğitim almakta isteksiz olacaktı. Sonunda bu öngörülerine inanan Dave McClure isimli melek yatırımcı sayesinde 1 milyon dolar fon toplamayı başardılar ve böylece Udemy’nin filizlenip bugüne ulaşması için can suyunu vermiş oldular. Günümüzde Udemy, dünyadaki online eğitim sektörünün parmakla gösterilen girişimleri arasında yer alıyor.

 

Bir bakışta Udemy:

 

Websitesi: www.udemy.com

Kurucular: Eren Bali, Oktay Caglar

Kuruluş Tarihi: Şubat 2010

Kategori: Eğitim Teknolojileri

Kayıtlı eğitmen sayısı: 45.000 +

Kurs sayısı: 20.000 +

Şirket değeri: 710 milyon dolar

 

– Videoyla eğitim alanında bir şirket kurmak ya da bir ürün geliştirmek  konusunda sizi neler motive etti? Piyasadaki hangi boşluğu hedefleyerek bu işe giriştiniz?

Eren Bali: Malatya’nın küçük bir köyünde dünyaya gözlerimi açtım. İlkokul yıllarımda, bütün öğrencilerin aynı sınıfta aynı öğretmen tarafından eğitim gördüğü bir okuldaydım. Memleketimde eğitime ulaşmak çok zordu. Arkadaşlarım her gün okula kar yağdığında bile 16 kilometre yol yürüyerek gelirdi. Bu çocuklar öğrenme ve hayatlarını daha iyiye götürme konusunda çok kararlıydılar. Ancak köyümdeki her çocuk okula gidebilme ayrıcalığına ne yazık ki sahip değildi. Arkadaşlarımın ve benim içinde bulunduğumuz bu berbat durumdan ziyade, beni etkileyen esas şey teknolojinin eğitime erişim konusunda yaratabileceği dönüştürücü etkiydi. Bugün köyümdeki çoğu çocuğun akıllı telefonu ve internet erişimi var. Bu çocuklar şimdi bilgiyle dolup taşan bir dünyaya erişim sağlayabiliyor ve daha önce akıllarına gelmemiş şeyleri öğrenebiliyorlar. Teknolojideki atılımlardan ilham alıyorum ve herkesin istediği her şeyi öğrenebileceği bir geleceğin parçası olmak beni heyecanlandırıyor. Eğitimin gelecekte çoğunlukla çevrimiçi verileceğine ve tüm dünyadan anında erişim sağlanabileceğine inanıyorum.

 

– Şirketinizin ve platformunuzun başarısının arkasındaki itici güç nedir? Eğitim teknoloji sektöründeki diğer şirket ve platformlara göre iş modelinizde, ürün modelinizde daha farklı bir yaklaşıma sahip misiniz?

Eren Bali: İlk günden itibaren herkesin her şeyi öğrenebileceği bir platform yaratmak konusunda ısrarcıydık. Pazaryeri iş modelinin bu iddialı hedefi tutturabilmek için en gerçekçi yol olduğunu farkettik. Uzmanların kolayca dersler verebilmesini, fikir alışverişi yapabilmesini, birbirlerinden öğrenebilmesini ve aynı zamanda destek görme anlamında harika bir deneyim yaşayabilmelerini istemiştik. Buna ek olarak, uzmanların dijital ortamda uzmanlıkları üzerinden gelir elde edebilecekleri sürdürebilir bir ekosistem yaratmak da bizim için önemliydi. Dikkat dağıtan dış faktörlere yenik düşmeden, amacımıza odaklanmamız sayesinde bugün çevrimiçi eğitim alanında bir merkez haline geldik.

 

– Kimleri hedefliyorsunuz? Ana kullanıcı tabanınız kimleri kapsıyor?

Eren Bali: Udemy herkese istediği her şeyi öğrenme konusunda yardımcı olur. Öğrenciler Udemy’e yeni beceriler öğrenmek, sahip oldukları becerileri geliştirmek ya da tutkulu oldukları bir şeyi daha da ileri götürebilmek için geliyorlar.

 


– Bize bir parçası olduğunuz diğer start-up ve ürün geliştirme projelerinden bahsedebilir misiniz? Bu projelerdeki rolünüz neydi?

Eren Bali: Üniversitedeki ilk yılımda Winamp’a benzer bir çevrimiçi müzik çaları sıfırdan yapmıştım. Çoğumuzun o zaman taşınabilir bilgisayarı yoktu, bu yüzden, daha çok okulun bilgisayar laboratuvarını ya da part-time çalışıyorsak iş yerimizdeki bilgisayarları kullanıyorduk. Geçmişte çevrimiçi bir müzik çalar yapmak müzik arşivinizi farklı bilgisayarlar arasında saklayabilmenin tek yoluydu. Bu durum beni çoğu masaüstü programının çevrimiçi olacağını düşünmeye itti ve böylece çevrimiçi uygulamalar geliştirmeye yöneldim. O zamandan beri ortağım Oktay ile birçok farklı çevrimiçi uygulama geliştirdik. 2007 yılında canlı eğitimler alabileceğiniz bir araç geliştirdik, bu da Udemy fikrinin tohumlarını attı.

 

Lütfen önümüzdeki 12 ay içerisinde şirketinizden neler bekleyebileceğimizi bize anlatır mısınız? Önümüzdeki kilometre taşlarınız neler olabilir?

Eren Bali: Bir takım heyecan verici girişim üzerinde çalışıyoruz. Eğitim içeriklerimizi televizyon, telefon, tablet gibi diğer platformlara da taşımak konusunda oldukça heyecanlıyız. Ayrıca bu ay yeni Android uygulamamızı kullanıma açıyoruz, bu sayede milyonlarca öğrenci binlerce çevrimiçi kursa bulundukları her yerden erişim sağlayabilecek. Buna ek olarak, hem kullanıcı hem de içerik tabanımızı genişleterek uluslarası ayak izimize odaklanmaya devam ediyoruz. Udemy’nin internet sitesi şu an 11 dilde yerelleştirildi ve İspanyolca, Portekizce, Fransızca, Almanca, Türkçe, İtalyanca, Rusça, Korece, Japonca ve Çince dillerinde her gün yeni içerikler eklemeye devam ediyoruz.

Ayrıca özel gruplara yönelik içerik eklemeye ve hali hazırda varolan içerik alanlarımızın kapsamını genişletmeye çalışıyoruz. Son olarak, eğitmenlerimizin daha interaktif ve ilgi çekici eğitimler yaratabilmesi için farklı araçlar geliştiriyoruz. İnteraktif kodlama görevleri, daha sağlam değerlendirmeler, yazılı ödevler ve canlı tartışmaların sürdüğü güçlü topluluklar bu sene Udemy’de görmeyi bekleyebileceğiniz projeler.

 


– Udemy’i dönüştürücü bir güç olarak mı yoksa temelleri oturmuş bir şirket olarak mı değerlendiriyorsunuz? Eğer Udemy hala dönüştürücü bir güçse gelecek birkaç yılda bu özelliğini koruyacağını düşünüyor musunuz?

Eren Bali: Bugün hala sektörü dönüştüren bir gücüz. Kendi içeriğimizi üretmek yerine açık pazaryeri yaklaşımını benimsemek eğitim alanında radikal bir hareket olarak değerlendiriliyor. Udemy’den beri insanlar bu modelin önemini kavramış durumda.

Eğitimin küçük bir azınlığın sorumluluğunda olan değil, tüm dünyadan uzmanların ortak çabası olan bir dünyaya doğru ilerliyoruz. Benzer olarak eğitim artık sadece okullarla ve sınıflarla sınırlı kalmayacak. Udemy’nin görevi bu trendi korumak için gerekli pazaryerini ve platformu yaratmak.

 

–  Eğitim teknolojileri pazarının gelecek 6-12 ay hatta birkaç yıl içerisinde nasıl bir yol izleyeceğini düşünüyorsunuz?

Eren Bali: Eğitim teknolojileri pazarını önümüzdeki aylarda şekillendirecek üç büyük trend görüyoruz. Mobil öğrenme, büyük veri, kişiselleştirme ve yetenek temelli öğrenme gözden kaçırmamanız gereken trendler. Milyonlarca insan bilgisayar erişimi olmasa bile artık kendi becerilerini kendi istedikleri gibi geliştirmeye özgürlüğüne sahipler. Eğitimin büyük bir kısmının gelecek birkaç yıl içerisinde mobil cihazlara kayacağını düşünüyoruz. Büyük veri; eğitim metotları ve öğrenci davranışlarına dair anlayışımızın geliştirecek bir başka trend. Öğrenme konusundaki matematiksel analizler ise farklı tipteki öğrenciler için öğrenme deneyimini kişiselleştirmemizi sağlıyor. Bir diğer trend ise yetenek temelli, interaktif ve isteğe bağlı öğrenme şekli. Bazı pazarlarda oldukça iyi iş çıkartan bu trendin daha da büyüyeceğini düşünüyoruz.

 

İlginizi çekebilir

Yoğurtçular Kralı Hamdi Ulukaya’nın Başarı Hikayesi
Nasaya Uzay Aracı Yapan Türk Kadın Girişimci: Eren Özmen
Hayatınızı Değiştirecek Başarı Hikayeleri

Forumlarla ilgileniyorsanız Forum.BuradaBiliyorum.Com adresini ziyaret edebilirsiniz .

Daha çok bu tarz yazılar okumak isterseniz Genel kategorimizi ziyaret edebilirsiniz.

Kaynak

Ähnliche Artikel

Schreibe einen Kommentar

Deine E-Mail-Adresse wird nicht veröffentlicht. Erforderliche Felder sind mit * markiert

Schaltfläche "Zurück zum Anfang"
Schließen

Please allow ads on our site

Please consider supporting us by disabling your ad blocker!